Nina’nın Emziği

Bir ben mi çocuk kitaplarına takmış vaziyetteyim?

Kitap Kır Çiçeği Yayınları’ndan Nina’nın Emziği

Yazarı, Christine Naumann-Villemin resimleyen, Marianne Barcilon!!!

Çocuğuma kitap alırken genelde her sayfasına bakarım ne yazıyor içinde neler var ona göre alırım, fakat geçenlerde Can Ali’ye, dışarıya gittiğimizde üzerine binebileceği, eğlenceli birşeyler almak üzere imaginarium’a gittiğimde (çok incelemeden bir iki sayfasına bakıp, nasıl olsa burada düzgün şeyler satılıyor bu oyuncakçı bana güven veriyor diyerek) bir kitap aldım, konumuz da emzik bırakmak olunca belki bir kitap iyi gelir diye düşündüm. Çok incelemeye vaktim olmadığı için de hem bu mağazada satılıyor olmasının verdiği güvenle hem de ilk birkaç sayfasında rahatsız edici şeyler görmediğim için aldım ve… Akşam Can Ali uyuduktan sonra kitabı bir inceleyim nasılmış dedim ve…

Gözlerime inanamadım!

Belki sadece bana garip geliyor, belki herkese göre normal sonuçta masalların hepsinde ya kurt var, kötü adam var, o onu yer, bu bunu korkutur, ya kötü kalpli cadı olur, elmayı yer bayılır, annesini kaybeder, ya da çocuk şeker sanıp çok ilaç yer hastanelik olur… Kısacası tüm masallar çocuğa ne yapmaması gerektiğini anlatmaya çalışırken aslında olumsuz zihinler oluşturuyor. “kötü kalpli cadı” kavramı girer çocuğun hayatına, “kurtlar kötüdür, korkutur” bilinci oluşturur çocukta veya “üvey kız anne ve kız kardeşler kötülük yapar pamuk prensese” “üvey anne kötüdür kardeşler daha da kötüdür” kaydı oluşturur tazecik zihinlerde. Buıa önyargı da diyebiliriz. Bazen bazı şeylerden hoşlanmayız ama nedenini tam olarak bilmeyiz ya işte onun gibi, bilinç dışı bir kaydı vardır o sahnenin sizde onu hatırlarsınız ve içiniz acır veya korkarsınız veya hoşunuza gitmez ama kelimelere dökemezsiniz… Ya da sahne tanıdık gelir bir yerlerden içiniz ısınır mesela aşşağıda ki küçücük kızın evlenmesi gibi, daha zihinlerde evlendirilir çocuklar…Böyle oluşur işte, duyduğunuz bir cümle, gördüğünüz bir sahne bunların hepsinin beyinde kaydı oluşur ve yok olmaz siz istemediğiniz sürece! Hatta üzerinden zaman geçtikçe güçlenir içinizde, bir gün gelir bilinç dışı sakladığınız ve beslendiğiniz bu kayıtlar ortaya çıkar…

İşte bu sebeple, ben çocuklara ne okunduğuna, ne izletildiğine, yanlarında ne konuşulduğuna dikkat edilmesi gerektiğini düşünüyorum mümkün olduğunca. Aman o ne anlar demeyin, herşeyi anladıkları gibi, kayda alıp belki 10 sene sonra kullanılmak üzere belki de daha uzak bir zamanda hard disk e yüklüyorlar. Herşey arşivleniyor hem de cachede!

Bu resimler içinden seçtiğim sadece birkaç tanesi! Emzikle Nina’yı evlendiriyorlar, daha emzik yaşındaki bir çocuğun aklına evlilik sokuluyor hem de kendinden oldukça büyük biriyle… Sonra ileride kendinden büyük adamlarla evlenen küçük kızlar neden oluyor? Tabi ki tek neden bu değil ama bunlar hep işte ufak ufak sebepleri, bilinçaltı kayıtları… Hatta öyle ki bu tip pazarlama yöntemleri subliminal bir takım mesajlarla insanların aklına o ürünü yerleştiriyorlar! Bilinç dışı ama aslında bilincimize yerleşmiş bir takım kayıtlarla yaşıyoruz…

 Buradan çok anlaşılmıyor ama küçük kızın ağzında emzik var ve kendinden büyük biriyle evlendirilirken resmedilmiş!!

Bu kitapları hangi kafayla yazıp çiziyorsunuz kuzum???

 

Nihan

Yorum yapın

Diğer Yazıları: Nihan Kayalıoğlu

13 Yaşından Önce Çocuklarınızın Kendi Kendilerine Yapmaları Gereken 8 Şey

“Çocuklarım okuldaki öğle yemeğinde abur cubur yiyorsa bunun için beni yargılama. Formasını...
Devamı

1 Comment

  • Kesinlikle okunmaması gereken bir kitap bu!
    Hassasiyetinde sonuna kadar haklısın.
    Çocuklar kötü bir durumla başlayıp mutlu sonla biten hikayelerdeki bağlantıyı kuramazlarmış, akıllarında genelde hikayenin başındaki kötü olaylar kalırmış (üvey anne, kötü cadı, kötü kalpli kurt vs.) Ve bunlardan etkilenip gerçek hayata taşırlarmış. Sonu ne kadar iyi biterse bitsin. O nedenle çooook dikkatli olmak lazım kitap seçerken.

Bir Cevap Yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir