Korktuğum Şeyleri Seviyorum

 

Yıllardır her sabah üstümde bir el, ayak, kafa hatta tüm vücut ile uyanıyordum.

Gece boyunca minik bir bedenin sana sokulmasının, senden uzaklaşınca eliyle ayağıyla seni bulup, sana deyip nefesinin normalleşmesinin tadını anlatamam.

Fakat şunu söyleyebilirim tadı tam benim sevdiğim gibi! Üstelik çifte kavrulmuş.

Biliyor musunuz 4 yaşında bir çocuk gece uyurken hâlâ emme hareketi yapıyor, korkunca bedeni bilinçsizce hareket ediyor ve siz yaklaştığınızda huzur buluyor. Gözleri kapalı olsa da sizi ayırt edebiliyor. Bilinçsiz gibi görünse de farkında. Demek ki bilinçliyken de farkında olabiliriz…

Neyse işte ben, çocuğundan ayrılmamak için işini, hayatını bırakan ben. Uyurken bile birlikte olan ben. Bir süredir fiziksel olarak yanında olmayarak da “sevebilmeyi” deneyimliyorum.

Koşullar ne olursa olsun, yanımda ya da uzağımda isyan etmeden büyük bir kabulle sarılıyorum, ama bu kez yaşadıklarıma. Yokluğu değil varlığı görüyorum, kendi kendime sarılıyorum çünkü hayat, sen kopamam, ayrılamam, onsuz olamam, yaşayamam dediğin her şeyle seni yüz yüze getiriyor.

Bağımlısı ve sahibi olmadan sevebilmenin tadını çıkarıyorum bu kez. Korktuğum şeyleri seviyorum. Hayatı imkansız dediğim şekliyle yaşıyorum ve inanmazsınız seviyorum. Laf olsun diye anlatmıyorum korktuğunuz ne varsa alıp karşınıza sevin, kabul edin ve içinden geçin yoksa sevdirecekler ve sevdiriyorlar. Sevdireni bile… O halde, bu hali yaşatanlara ancak teşekkür edilir. 🙏🏻

Bir şey söyleyeceğim, “bir dakika beni çeker misin anne” dedi ve… Bunu buraya koyuyorum belki artık bir süre çocukları koymadan anlatacaklarımı anlatırım. Onların güzelliğiyle değil de, bizim, biz oluşumuzun güzelliğiyle ne olduysa oldu bilirsiniz. Size demiyorum şükürler olsun ki, siz zaten görensiniz. Göremeyip, güzelliği şekilde sananların, şekilsel taktikleri ve hamleleri benim bakışımı da olanı da değiştiremez, değiştirmeyecek!

Diğer Yazıları: Nihan Kayalıoğlu

anne olunca anladım diyenler…

anneanne olunca da annesini anlıyorlar mı? ben anne de oldum ama… hep...
Devamı

Bir Cevap Yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir